Adana’da emekli vatandaşlar Adana milletvekillerine seslenerek, “Biz sizi bizim sesimiz olmanız için seçtik. Zenginin parasını kur koruma altına alıp, üzerin de faiz veren devlet bizim maaşımızıda kur karşısında korusun mecliste bunu gündeme getirin.” dedi.
Türkiye’de yaşayan tüm emekliler gibi Adana’da yaşayan emekliler de dertli. Emekliler en düşük emekli maaşının 2 bin 500 lira olduğunu söyleyerek, “Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu verilerine göre, Türkiye’de dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 4 bin 927 TL.
Açık sınırı 4 bin 253 TL olan asgari ücretinin bile altında olmasına rağmen 2 bin 500 TL olan en düşük emekli maaşını bari asgari ücrete sabitlesin. Çünkü artık geçinemiyoruz. Artık yaşamımızı sürdürmek için gıda tedarikini bile yapmakta güçlük çekiyoruz. Ev kiralarını, araç fiyatlarını, akaryakıt fiyatlarını hiç söylemiyoruz bile” dedi.
Emekliler iki bayram öncesi verilen ikramiyenin de bin 100 liradan TÜİK’in enflasyon rakamlarının yüzde 61 olduğunu ve ikramiyesininde en az asgari ücret tutarında olması gerektiğini söyledi.
Emekliler artan enflasyon karşısında eridiklerini ifade ederek, “Eskiden torunlarımızın hepsine bayramlık alırdık. Şimdi bırakın bayramlığı harçlık veremeyecek duruma geldik. Biz bu bayramda ağırlaşan ekonomik şartlardan dolayı torunlarımızı bayramda görmeme kararı aldık. Ekonomik şartlardan harçlık bile veremeyeceğiz torunlarımızın karşısına nasıl çıkarız” dedi.
Emekliler zenginlerin parasının kur koruma adı altında korunduğunu ancak zaten çerez parası olan emekli maaşlarının enflasyon altında iyice erdiğine dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Hükumet 3 aydır zenginin parasını kur koruma altına alıp, üzerin de faiz veriyor. Ancak bizim maaşımız her ay açıklanan enflasyon karşısında eridi gitti. Ocak ayında yapılan zam daha 4 ay bitmeden hiç oldu. Biz de maaşlarımızın kur koruma altına alınmasını istiyoruz. Bu bizim de hakkımız. Sadece zenginler düşünülmesin biraz da emekliler düşünülsün.”
Emekliler tüm bu sorunlarının seçtikleri milletvekilleri tarafından mecliste konu edinmesini ve çözüm üretilmesini isteyerek, “Biz bu vekilleri milletin vekil olsun diye, sorunlarımıza çözüm bulsunlar diye seçtik. Ancak bizim sorunlarımızı dile getiren çözüm üretmeye çalışan milletvekili bulamıyoruz. Biz sizi bizim sesimiz olun diye seçtik” diye konuştu
Türkiye’de yaşayan tüm emekliler gibi Adana’da yaşayan emekliler de dertli. Emekliler en düşük emekli maaşının 2 bin 500 lira olduğunu söyleyerek, “Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu verilerine göre, Türkiye’de dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 4 bin 927 TL.
Açık sınırı 4 bin 253 TL olan asgari ücretinin bile altında olmasına rağmen 2 bin 500 TL olan en düşük emekli maaşını bari asgari ücrete sabitlesin. Çünkü artık geçinemiyoruz. Artık yaşamımızı sürdürmek için gıda tedarikini bile yapmakta güçlük çekiyoruz. Ev kiralarını, araç fiyatlarını, akaryakıt fiyatlarını hiç söylemiyoruz bile” dedi.
Emekliler iki bayram öncesi verilen ikramiyenin de bin 100 liradan TÜİK’in enflasyon rakamlarının yüzde 61 olduğunu ve ikramiyesininde en az asgari ücret tutarında olması gerektiğini söyledi.
Emekliler artan enflasyon karşısında eridiklerini ifade ederek, “Eskiden torunlarımızın hepsine bayramlık alırdık. Şimdi bırakın bayramlığı harçlık veremeyecek duruma geldik. Biz bu bayramda ağırlaşan ekonomik şartlardan dolayı torunlarımızı bayramda görmeme kararı aldık. Ekonomik şartlardan harçlık bile veremeyeceğiz torunlarımızın karşısına nasıl çıkarız” dedi.
Emekliler zenginlerin parasının kur koruma adı altında korunduğunu ancak zaten çerez parası olan emekli maaşlarının enflasyon altında iyice erdiğine dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Hükumet 3 aydır zenginin parasını kur koruma altına alıp, üzerin de faiz veriyor. Ancak bizim maaşımız her ay açıklanan enflasyon karşısında eridi gitti. Ocak ayında yapılan zam daha 4 ay bitmeden hiç oldu. Biz de maaşlarımızın kur koruma altına alınmasını istiyoruz. Bu bizim de hakkımız. Sadece zenginler düşünülmesin biraz da emekliler düşünülsün.”
Emekliler tüm bu sorunlarının seçtikleri milletvekilleri tarafından mecliste konu edinmesini ve çözüm üretilmesini isteyerek, “Biz bu vekilleri milletin vekil olsun diye, sorunlarımıza çözüm bulsunlar diye seçtik. Ancak bizim sorunlarımızı dile getiren çözüm üretmeye çalışan milletvekili bulamıyoruz. Biz sizi bizim sesimiz olun diye seçtik” diye konuştu