Adana Masası muhabine açıklamada bulunan, Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, son dönemlerde lagüne açılan drenaj kanalları nedeniyle lagüne tarımsal atıkların geldiğini ve tehlike oluşturduğunu söyledi.
Adana'nın Karataş İlçesi'nde Gölkaya, İsahacılı, Çavuşlu ve Sarımsaklı köyleri arasında yer alan Akyatan Lagün Gölü 1987 yılından beri Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından korunan bir Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’dır. Lagün, orman ve etrafındaki kumullarla birlikte 15 bin 304 hektar genişliğindeki alan zengin bir flora ve fauna çeşitliliğine sahiptir.
Alan aynı zamanda Türkiye’nin Akdeniz kıyılarında bulunan ve resmi olarak belirlenmiş 21 deniz kaplumbağası yuvalama alanından biridir. Akyatan Lagünü ile Akdeniz arasında yer yer genişliği 3-4 kilometre, uzunluğu 22 kilometreyi bulan Seyhan ve Ceyhan nehirlerinin şekillendirdiği Türkiye'nin en büyük kumulları yer alır. Bu kumullar, dünya çapında nesli tehlike altındaki yeşil deniz kaplumbağasının (Chelonia mydas) Akdeniz’deki en önemli yuvalama kumsallarındandır.
Kumullarla sınır oluşturan Akyatan Ormanı, rüzgar erozyonu ile kumulların her yıl alanın etrafındaki tarım alanlarını kaplayarak lagüne doğru ilerlemesine karşı önlem almak amacıyla Adana Orman Bölge Müdürlüğü tarafından 1972-1987 yılları arasında ağaçlandırılmıştır.
Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, dünya harikası lagün gölünün açılan drenaj kanallarından dolayı kirlendiğini belirterek, “jeolojik varlıklar ile bu alanlar içinde veya üzerinde canlı yaşamının gelişip çeşitlenmesini sağlayan (Biyoçeşitlilik) alanların, madencilik, imar, inşaat vb faaliyetlerle yok edilmeye devam ediliyor. ’ Akyatan Lagünüde Jeo-Bio çeşitlilik açısından önemli bir yere sahip Türkiye’nin en büyük lagün gölüdür. Gölün kuzeyi geniş tarım alanları ile çevrilidir. Ancak son dönemde lagüne açılan drenaj kanalları tarımsal atıkları lagüne taşımakta Lagünde, Bakır, manganez, elektrik, seramik, pil ve akü sanayisinde kullanılan yumuşakça, kanserojen, toksik bir ağır metal olan kadmiyum, krom, kurşun ve arsenik elementleri değerleri eski verilere göre artışlar göstermektedir’’ dedi.
Adana'nın Karataş İlçesi'nde Gölkaya, İsahacılı, Çavuşlu ve Sarımsaklı köyleri arasında yer alan Akyatan Lagün Gölü 1987 yılından beri Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından korunan bir Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’dır. Lagün, orman ve etrafındaki kumullarla birlikte 15 bin 304 hektar genişliğindeki alan zengin bir flora ve fauna çeşitliliğine sahiptir.
Alan aynı zamanda Türkiye’nin Akdeniz kıyılarında bulunan ve resmi olarak belirlenmiş 21 deniz kaplumbağası yuvalama alanından biridir. Akyatan Lagünü ile Akdeniz arasında yer yer genişliği 3-4 kilometre, uzunluğu 22 kilometreyi bulan Seyhan ve Ceyhan nehirlerinin şekillendirdiği Türkiye'nin en büyük kumulları yer alır. Bu kumullar, dünya çapında nesli tehlike altındaki yeşil deniz kaplumbağasının (Chelonia mydas) Akdeniz’deki en önemli yuvalama kumsallarındandır.
Kumullarla sınır oluşturan Akyatan Ormanı, rüzgar erozyonu ile kumulların her yıl alanın etrafındaki tarım alanlarını kaplayarak lagüne doğru ilerlemesine karşı önlem almak amacıyla Adana Orman Bölge Müdürlüğü tarafından 1972-1987 yılları arasında ağaçlandırılmıştır.
Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, dünya harikası lagün gölünün açılan drenaj kanallarından dolayı kirlendiğini belirterek, “jeolojik varlıklar ile bu alanlar içinde veya üzerinde canlı yaşamının gelişip çeşitlenmesini sağlayan (Biyoçeşitlilik) alanların, madencilik, imar, inşaat vb faaliyetlerle yok edilmeye devam ediliyor. ’ Akyatan Lagünüde Jeo-Bio çeşitlilik açısından önemli bir yere sahip Türkiye’nin en büyük lagün gölüdür. Gölün kuzeyi geniş tarım alanları ile çevrilidir. Ancak son dönemde lagüne açılan drenaj kanalları tarımsal atıkları lagüne taşımakta Lagünde, Bakır, manganez, elektrik, seramik, pil ve akü sanayisinde kullanılan yumuşakça, kanserojen, toksik bir ağır metal olan kadmiyum, krom, kurşun ve arsenik elementleri değerleri eski verilere göre artışlar göstermektedir’’ dedi.